Merhaba Arda Batın Bey, okuyucularımıza kısaca kendinizden bahseder misiniz?
Merhaba, şu anda Yeditepe Üniversitesi’nde Fizik lisans eğitimimi sürdürüyorum. Fizik alanındaki kimi araştırmalarımı ve projelerimi sürdürürken yaklaşık üç yıldır çeşitli Felsefe dergilerinde yazarlık ve çevirmenlik de yapmaktayım.
Yazma yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz? Sizi kitap yazmaya yönlendiren nedenler nelerdir?
Tabii, bahsedeyim. Aslında, felsefe içeriği üretmeye dair bir eğilimim hep vardı. Kitap yazma sürecine başlayana kadar bu eğilimim, yeri geldiğinde çeşitli internet sitelerinde ve dergilerde yazarak yeri geldiğindeyse felsefe üzerine videolar hazırlayıp paylaşarak kendini gösteriyordu. Ancak bir noktada, hem okuyucuyla paylaşmak istediğim çeşitli dertlerimi paylaşmak hem de felsefe alanına yapabileceğimi düşündüğüm katkıyı daha sağlam bir şekilde yapmadan kendimi rahat hissetmeyeceğimi fark ettim. Bunun yanında, felsefe alanını ele alışımda kimi perspektifsel farklılıklar sezdiğim için, özgün bir eser ortaya koyabileceğimi ve, belki de en önemlisi, eserime yapılacak eleştirilere ihtiyacım olduğunu biliyordum. Beni kitap yazmaya yönlendiren nedenler de esasen bunlardır: okuyucuyla paylaşmak istediğim kimi eleştirel yaklaşımlarım, felsefe alanına katkı sunmak, fikirlerime eleştiriler almak.
Yazarlık sizin için ne ifade ediyor?
Yazarlık, benim için, aslında bir çeşit iletişim kurma olanağı. Ancak bu iletişim, pek sıradan olmayan, sohbet biçimindeki gündelik iletişimden daha farklı bir iletişim. Yazar kendini sözsel iletişimdekinden çok daha farklı bir şekilde yansıtır, okuyucu da bir “dinleme” eyleminden çok daha farklı şekilde “okur”. Bu “farklı şekil” dediğim, bu biçimdeki iletişimin en hoş yanı aslında. Zira sözsel iletişimde bulunması olası olan bazı sosyal kaygılar ve yanlış anlaşılmalar, yazma ve okumada daha az baskındır. Yazmak da okumak da yaşamın karmaşık yapısından özgürce kaçmayı sağlar. Kişi, yazıdaki özgürlüğü mutlaka hisseder. Bu durumun hem bana hem de karşımdakine sağladığı özgürlükten dolayı, yazarlık benim için oldukça özgürleştirici bir iş. Yani, kısaca, yazarlığın benim için özgürlüğü ifade ettiğini söyleyebilirim.
Okurun beğenisini kazanan Salt Bir Felsefi Soruşturma Anlamayı Anlamak isimli kitabınız Alaska Yayınları’ndan çıktı, tebrik ederiz. Kitaplarınızda okurlarınızı ne gibi sürprizler bekliyor?
Çok teşekkür ederim. Esasen okurları bekleyen çok sürpriz var. Bu kitapta okurla birlikte bir düşünce yolculuğuna çıkıyor olacağız. Bu yolculuğun, “en derin” şeyleri merak eden herkesi tatmin edebileceğini düşünüyorum.
Başucu yazar ve kitaplarınız nelerdir? Yazarların ve kitapların hayatınıza nasıl bir etkisi oldu?
Her alanda farklı yazar ve kitaplar benim için ayrıca değerlidir. Daha duygusal etkiler bırakmışlığı açısından Dostoyevski ve Sabahattin Ali, düşünsel etkiler bırakmışlığı açısındansa Platon, Aristoteles, Descartes, Hume, aklıma gelen ilk başucu isimler. Yazar ve kitapların hayatıma etkisi, hem kendim hem de kendim olmayan şeyleri düşünürken tanıdıklık hissi yaratmaları ve beni motive etmeleri oldu. Nasıl düşünmem gerektiği konusunda fark etmeden kitaplardan çokça yöntem öğrendim. Ve en önemlisi, dış dünyanın hissettiremediği özgürlüğü her zaman kitaplarda hissetme fırsatı yakalamışımdır.
Üzerinde çalıştığınız yeni bir kitabınız var mı? Okuyucularınıza ipucu verir misiniz?
Aklımda birkaç kitap fikri var. Şimdilik, felsefenin daha spesifik alanlarına yöneleceklerini ön görüyorum.
Son olarak okuyuculara söylemek istediğiniz bir şey var mı?
Aslında, artık benim dinleme/okuma sıram geldi. Okuyucuların kitapla ilgili geri dönüşlerini bekliyorum!