İçimizdeki Cevheri Çıkarmak İçin Çaba Göstermek Gerekir

Edebiyat Gazetesi olarak Alaska Yayınlarından çıkan Karlı Dağın Kralı kitabının yazarı Bayram Alacatlı ile keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
0

Merhaba Bayram Bey, okuyucularımıza kısaca kendinizden bahseder misiniz?

1950 Yılında Erzincan’ın Refahiye ilçesinde dünyaya geldim. Ama çocukluğum Refahiye’de değil İstanbul’da geçti. Dört kardeşin en büyüğü bendim. İşçi bir babanın çocuğu olmaktan her zaman gurur duydum. Üç kuruş para kazanmasına rağmen dört çocuğunu da hem beslemek hem de okutmak için ömrünün sonuna kadar çırpınıp durdu.

Yazar Bayram Alacatlı

Yazma yolculuğunuzdan kısaca bahseder misiniz? Sizi kitap yazmaya yönlendiren nedenler nelerdir?

İlk yazma denemem orta okul son sınıfta oldu. Bakırköy Şekerevler Ortaokulu’nda okurken İstanbul genelinde bir hikaye yarışması düzenlenmişti. Bu yarışmaya bizim okul da katıldı. Kırmızı karıncanın rüyası isimli bir öykü yazarak yarışmaya katıldım. Okul yönetimi yaptığı değerlendirme sonunda benim öykümü birinci seçti. Ama sınıf arkadaşımla yaptığım bir kavga nedeniyle benimle arası pek iyi olmayan Türkçe ve sınıf öretmenim Toto Melahat benim öyküm yerine ikinci olan öyküyü yarışmaya gönderdi. Melahat öğretmenin intikamı bununla da sınırlı kalmadı. Türkçe dersim iyi olmasına rağmen o yıl Türkçe dersinden ikmale kaldım.  Bu davranışlar beni iyice hırslandırdı. İki gazeteye Tel Örgü Ayrık Otları ve Pehlivan tefrikaları yazdım 1070 yıllarında yine çeşitli gazetelere değişik konularda araştırma yazıları hazırladım. TRT1’de yayınlanmakta olan radyo tiyatrolarımda var. Son dönemde beni roman yazmaya yöneltende ünlü yazar ve TRT1 denetmeni Turan Oflazoğlu olduğu. “Çok ilginç konular buluyorsun ve çokta güzel yazıyorsun radyo tiyatrosu yerine roman yaz” diye beni roman yazmaya yönlendirdi.

Yazarlık sizin için ne ifade ediyor?

Yaşam ve hayatı ifade ediyor. Yazdıklarımın arasına kendi yaşamımla ilgili olmasa da tanıdıklarımın hayatlarından kesitler eklemeyi seviyorum.

Karlı Dağın Kralı isimli kitabınız Alaska Yayınları’ndan çıktı, tebrik ederiz. Kitabınızda okurlarınızı ne gibi sürprizler bekliyor?

Raman yazarken sonun ters köşe olması ve okuyucuları şaşırtması çok hoşuma gidiyor. Roman okuyanların ve dizi film izleyenlerin neredeyse tamamı sonucu az çok tahmin ediyor, ama benim romanlarımın sonun tahmin etmek zor. Her romanımda olduğu gibi bunda da okurlarımı sürpriz bir son bekliyor. 

Başucu yazar ve kitaplarınız nelerdir? Yazarların ve kitapların hayatınıza nasıl bir etkisi oldu?

Kütüphanemde bin beş yüzden fazla kitap var. Yazar ayırımı yapmıyorum. Tavsiye üzerine ne kitap alırım ne de okurum, Okumayı sadece romanla sınırlıda tutmam. Çeşitli araştırma kitaplarını da okurum. Gerçeği söylemek gerekirse benim favorim araştırma kitapları.

Üzerinde çalıştığınız yeni bir kitabınız var mı? Okuyucularınıza ipucu verir misiniz?

Konusu tamamen mahkeme salonlarında geçen yeni bir romana başladım. Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra ilk defa davaya katılan bir avukatın hayatını anlatıyorum. Ama kafamda tasarladığım bir üçleme var. Bu üçleme son romanım olacak.

Son olarak okuyuculara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Herkesin bir yeteneği var. Herkes resim yapamaz, herkes şiir yazamaz, herkes güzel konuşamaz ve herkes roman yazamaz. Bu nedenle içlerindeki cevheri dışarıya çıkartmak için çaba göstermek zorundalar.

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

1932-2025 © Edebiyat Gazetesi
ISSN 2980-0447