Peder Parkus'a Mektup

Tekrar ve tekrar geri döndüm, kendimi gömdüm sandım, öldüm öldüm dirilmeyi unuttum...
0

Tekrar ve tekrar geri döndüm, kendimi gömdüm sandım, öldüm öldüm dirilmeyi unuttum. Sayın Peder Parkus izole bir hayat felsefesi içinde boğulan bir inanca mı sahiplik ediyorsunuz? Yani İsa Mesih neden çarmıha gerdiniz ki? Uzun bir yol boyunca adalar geçip, dalgalar aşıp kendi dikenli telleri kafama dolayıp kendimi çarmıha germek için okyanus kıyısında, ormanın derinliklerinde bir kulübede yaşamımı sürdürdüm ta ki cehennemi satın alan Aziz Luther hazretlerine kadar. 

Peder Parkus'a Mektup

Şimdi ise cehenneme bilet almak için dünyaya, toplumun göbeğine Petersburg'a geldim. Bilinmezlik içinde kırılan inançları, yolsuzluk yapan şehir haydutlarını, anlamsız bir şekilde bakan sefil hayatları görüyorum. Papa hazretleri kendi rahibeleriyle sıcak şarabını yudumlarken, ben yani anlamsızlık dünyasına yani insanların beynine sızan bir parazit gibi dünyaya iniyorum, halbuki daha çok asır geçmemiş İsa Mesih'i çarmıha geren toplumlar şimdi onu bekler olmuş, yüce Tanrım Mesih adına, dua eden dillerde hep bu sözcük olan, sefil halkların çocuklarına, tecavüz eden haydutlar mı aşmıştı sizin İsa Mesih'nizi?

Anlayamıyorum sizi! önemli olan dünya da mı kalmak yoksa, dünyanın içinde kendi huzurunuzu mu yakalamak. Anlayamıyorum sizi. Şimdi gemideyim. Bir filozofla tanıştım ve ben kendi ormanıma, okyanus kıyısında ki evime gittiğimde. Bir filozof on yıllık bir çöküş dönemine girecek ne kadar acı değil mi? Yanımda Afyon -uyuşturucu- içen adam, üç saat sonra bir ata sarılıp beynini yetirecek. Kime ne anlatıyorum ki. Sayın Peder, rahibelerle sıcak şarabınızı içiniz sevgililerle...

Berat Efe Çokcanoğlu / Edebiyat Gazetesi / Temmuz 2025 / Sayı 30

Hiç yorum yok

Yorum Gönder

1932-2025 © Edebiyat Gazetesi
ISSN 2980-0447