MÖ 9000'leri Anlatan Keyifli Bir Hikaye: Göbeklitepe Son Kaplan Adam

Tek Zaman’ın yazarı Semra Aksoy tarafından kaleme alınan kurgu hikâye MÖ 9000’lere takvimlenen bir toplumun yaşamına, ilişkilerine, aşklarına muazzam bir hayal gücüyle ışık tutan keyifli bir hikâye.  Kahramanlarımızla birlikte Göbeklitepe’nin kadim T taşlarının arasında gezinecek, hayvan sembollerinin anlamları, ergenlik, ölüm ve savaş ritüelleri hakkında gizemli bir yolculuğa çıkacaksınız. 

MÖ 9000'leri Anlatan Keyifli Bir Hikaye: Göbeklitepe Son Kaplan Adam

Obsidyen gözlü Urfa Adam’ın asırlara uzanan macerası yüreğinizi ısıtacak ve hep merak edilen sorunun, Göbeklitepe, Karahantepe ve diğer taş tepelerin neden kapatıldığı sorusunun cevabını bulacaksın. Kahramanımız “Son Kaplan Adam”ın aşkı ve sevdiği kadın uğruna katlandığı zorluğa, azmine ve adanmışlığına şaşıracak, onunla beraber bu antik tepelerde, dağlarda avlanacak, hayal kuracaksın. Göbeklitepe Son Kaplan Adam bundan 11 bin yıl önce yaşamış bir topluluğun gizemli hikayesini gün yüzüne çıkarıyor.     

“Tam kızın arkasından içeri girmek üzereyken sağda solda bir anda beliriveren erkek sürüsü, üzerine atlamış. Seslere, çevreden gelenler de katılınca baş edilmesi zor bir kalabalık oluşmuş. Daha sonra öğrendiğine göre, şehre izinsiz giren her yabancı sorgusuz sualsiz derhâl dışarı atılırmış. Babamı da ite kaka şehrin dışına atıvermişler.

Başka zaman olsa çeker yoluna gidermiş ama bu sefer mutlaka şehre girmesi gerektiğine inanmış. Şehir yöneticilerine sırtında taşıdığı bir sürü av hayvanını, yollarda, derelerde bulduğu ilginç renkli taşları ve daha önce buralıların hiç görmediği meyveleri sunması, kendisini şehre kabul ettirmek için yeterli olmuş.”

Muhammed Mirza / Edebiyat Gazetesi / Eylül 2025 / Sayı 32

2136'yı Anlatan Fütüristtik Kurgu Romanı: Tek Zaman

Fantastik ögelerden hoşlanan ve ütopik gelecek hikayeleri seven okurlar, keyifli bir zaman yolculuğuna çıkmaya hazır olun. İnsanlık 2036 da büyük bir bilinç sıçraması yaşamış, bildiğimiz dünya bütünüyle değişmiştir. Elbette bu değişim sancılı olmuş gezegen genelinde büyük bir kaos yaşanmıştır. Romanın bütününde başka bir dünya ihtimalinin mümkün olduğu bir seçenek okurun bilincine usulca sızmaktadır. İnsan onuruna yakışır bir yaşam her zaman mümkündür. 

2136'yı Anlatan Fütüristtik Kurgu Romanı: Tek Zaman

Hikâyenin geçtiği 2036’da tüm ilişkiler ve yaşam şekilleri ile hayvanlar ve doğa ile kurulan iletişim de değişmiştir. Eski ilişki türleri ise; sadece eskilerin anılarındadır. Romanda geçmişle ilgili hatırlatmalar ve zamansal geçişlerle aradaki çarpıcı farklılıklara da ışık tutulmaktadır. Mekân olarak Ankara’nın seçilmesi ve böylece değişimin ve sıçramanın Anadolu’dan başlaması, üzerinde yaşadığımız bu kadim topraklara da bir saygı duruşudur. Paranın, hırsın ve güç savaşlarının olmadığı cennet gibi bir dünyaya adım atmak istemez misin? Haydi! Her şey hayal ederek başladı…

“Dev hayvan, heybetine inat, ayaklarının üzerinde ileri geri tedirgince kımıldadı. 

Cüssesinden beklenmeyecek ürkeklikle, yavaşça bir adım daha yaklaştı Alin’e.

 Boynunu uzatıp gözlerini hiç ayırmadan kokladı. 

O kadar büyüktü ki, Alin o yaklaştığında farkında olmadan biraz geri çekilmişti. 

Gözleri aynı hizadaydı şimdi. 

Alin, kendisini bile şaşkınlığa düşüren, kaynağını kestiremediği bir hareketle, avucunu usulca hayvanın iki gözünün arasına koyuverdi.”


Muhammed Mirza / Edebiyat Gazetesi / Eylül 2025 / Sayı 32
1932-2025 © Edebiyat Gazetesi
ISSN 2980-0447